En hayırlısı olup olmadığını zamanla görüceğiz bence.İlk etapta hükümetteki tek adam, tek ses, farklı düşücünceler karşısında takınılınan kasımpaşa edasının(sen kimsin,ben bildiğimi yaparım hadi ordan v.s.)tavrın değişmesi beklentisi içerisindeyim.

Bence milletimiz her zaman olduğu gibi demokrasi sınavından yine alnının akıyla çıkmasını bilmiştir.Demokrasinin kesintiye uğratıldığı talihsiz yıllardan sonra bile  en doğru kararları vererek iradesini ortaya koymuştur. Bu millete hiç kimse ne yaptığını bilmiyor diyemez...60,72,80 tarihlerinde ve en son 28 şubatta sukunetini ve soğukkanlılığını muhafaza etmiş,sabır göstermiş ama söyleyeceği sözü sandığa bırakarak demokrasiye ne kadar laik olduğunu göstermiştir.

 22 Temmuz seçim sonuşlarına da bu açıdan bakmak gerekiyor.Halkımız yine her türlü yönlendirmeye ve manüplasyonlara karşı tavrını net olarak ortaya koyarak şunu demiştir."İktidar görevde bulunduğu 5 yıl içinde yapması gerekenleri tam olarak yapmamış olabilir,ekonomik değerlerdeki iyileştirmeler halka yansımamış olabilir,terör sorunu devam ediyor olabilir, işssizliğe çözüm bulunamadığı söylenebilir,yolsuzluklar ve partizanlıklar hala devam ediyor olabilir.Ama tüm bu olumsuzluklara rağmen siyaset dışı etkenlerin müdahalesi ve 367 meselesindeki komik durum asla kabul edilebilir değildir."

Yazar Tuğçe Baran'ın  tespiti çok güzeldi. Kuralları hem sen koy, hem maç ona göre oynansın hem de sen gol yiyince, al topunu git. Ahlaksızlıktır bu her şeyden önce.

Birde cumhuraşkanlığı konusunda milletimizin bu seçimi bir nevi referandum şeklinde gördüğü anlaşılıyor.

Bundan sonra hükümetin yapması gereken her kesimin taleplerini dikkate alarak uzlaşmacı bir tutum sergilemesi olacaktır.Ayrıca yeni sivil bir anayasa oluşturulmalı , bireysel ve toplumsal özgürlüklerden asla taviz verilmemelidir.Avrupa Birliği kriterleri Avrupa için değil, kendi halkımız için uygulamaya konulmalıdır.Irkçı ve ulusalcı yaklaşımlardan kaçınılmalı,milletimizi bir arada tutan değerleri ön plana çıkarmalıdır.

DTP'nin de mecliste olması hayırlı olmuştur bence.Meclisteki tavırları uzlaşmacı olması ve terör örgütünden bağımsız olması durumunda marjinalleşmeden uzak kalabilirler ve demokratik sürece katkıda bulunabilirler.Tersi olması durumunda kendilerine oy verenlerin de gözünden düşerler.Ama her durumda milletimizin tahriklere kapılmayıp çözümü demokrasiye bırakması milletimiz için daha hayırlı olacaktır.Zaten iktidarın doğudaki illerin birçoğunda 1. olması bu yörelerde yaşayan halkımızın talepleri dikkate alındığında ırkçılığa prim vermeyeceğini gösteriyor.Ülkenin doğusunda görülmeyen muhalefetin bundan çok dersler çıkarması gerekiyor. Doğuya hiç gidemeyen muhalefetin terörü bitirebileceğini söylemesi de bana çok komik geliyor.

Halkımızın %85 inin mecliste temsil edilmesi bir başka güzellik.İnşallah Hayırlı olur...